3 Ağustos 2009 Pazartesi

Ayın Biri Kilisesi

Bundan birkaç yıl önce Ayşe Arman, bir gün Hürriyet'teki köşesinde yazana dek pek çok insanın bilmediği bu kilise o dönemde öyle bir popüler oldu ki yaz-kış, soğuk-sıcak demeden her ayın 1'inde önünde kuyruklar oluştu. Dilek deyince dağları aşan bizler, Rum'muş, Ortodoks'muş umursamadan koştuk adak adamaya. 4 yıl boyunca Vezneciler'de okuyan ve her gün Unkapanı'ndan geçen ben de Ayşe Arman'la birlikte öğrendim kilisenin yerini. Önce babam gitti. Gitmekle kalmadı bizim için de bir anahtar aldı. Bilmeyenler için küçük bir not: Ayın Biri Kilisesi Unkapanı'nda İMÇ'nin arkasında oldukça ufak ve tarihi bir kilise. Buraya her ayın birinci günü gelip 1 TL karşılığında bir anahtar alarak bir dilek diliyorsun. Dileğin kabul olursa anahtarı kiliseye geri veriyorsun. O dönemde babam benim için de bir anahtar almış. Ben de bir dilek tutmuştum. Dileğim çok kısa bir süre sonra gerçek olunca hiç unutmuyorum soğuk 1 Aralık sabahı ben de düştüm yollara. Sabah erkenden babamla vardım kiliseye anahtarımı geri verdim. Yıl 2004. O dönemde deminde bahsettiğim Ayşe Arman faktöründen dolayı çok bir talep vardı kiliseye. Neyseki kış olması, soğuk olması, erken olması gibi diğer faktörlerle birleşince Ayşe Arman faktörü biraz zayıf kaldı da çok beklemeden girdim kiliseye. Gidiş o gidiş. Bir daha da yolum düşmedi oraya. Babam sık sık gitti. Dilekleri birer ikişer kabul oldu. Bense ondan aldığım anahtarları kaybettim. Adadığım dileği falan unuttum derken sene oldu 2009. Bu Cumartesi 1 Ağustos sabahı babamın yine kiliseye gideceğini ve adağının kabul olduğunu duyunca yaz-sıcak filan demeden ben de takıldım peşine. Sabah erkenden vardık kiliseye. Talep vardı ama o şaşalı günlerindeki gibi değil. Üstelik hava da hiç sıcak değildi. Ohh rahat rahat dileğimizi diledik. Sonra Tahtakale'yi dolaşarak Mısır Çarşısı'na vardık. Yolda bebek kedilere filan rastladık ki o da bir başka yazı konusu. Neyse efendim içimizde dilek dilemenin ve gerçekleşeceğine inanmanın huzuru ile gezimizi tamamladık. Ben dileğimin gerçek olacağına tüm kalbimle inanıyorum çünkü inanmanın ve istemenin her şeyin temeli olduğunu biliyorum. Gerisi teferruat. Nerde ne dilerseniz dileyin. Tüm kalbinizle dileyin ki gerçek olsun...

Hiç yorum yok: